Deniz ve Vapurlar

    Deniz tutkunu olmak sadece yüzmeden ibaret mi? Balık tutmaktan ibaret mi? Tekne sahibi olmaktan ibaret mi? Bence deniz tutkunu olmak bunlardan ibaret değil, seyretmekte yeterlidir bence? Neden mi?
    Deniz seyretmek insanı rahatlatır, rüyalara-hülyalara dalmasını sağlar. Denizin iyot kokusu insanın nefesini açar, denizin sesi kulakların pasını alır. Bana bu tutkuyu yaşatmaya başlayan şey, başlıkta da yazdığım Vapurlardır.
   Vapura ilk olarak Anneannemle bindim. Çünkü o vapurları binmeyi severdi. Beni de o alıştırdı. Ben anneannemin gençlikten yaşlılığa geçiş zamanına denk geldim, torun olarak. Anneme gitmeyi, dedem ve onla kalmayı çok severdim Anneannem beni alır, Karşıyaka Girne caddesinde oturan teyzesine, ziyarete götürürdü. Bu ziyarete vapurla giderdik. Konak'tan vapura biner, Karşıyaka'da iner Karşıyaka çarşısından geçer, Girne caddesini geçer, teyzesine giderdik. Sonra vapurla geri dönerdik.Vapura öğlen binerdik. Denizin iyot kokusunu denizin sesini çok severdim. Akşam üstü dönerken İzmir körfezinden Güneşin batışı seyretmek ayrı bir zevk.Ve tabi ki Martıların vapurla birlikte uçması ayrı bir neşe.
    Denizle vapurların ilişkisi bizim ülkemizde benim için böyle güzel anılar yaratabiliyor.Belki bazılarınız içinde böyledir. Muhtemelen İstanbul içinde geçerlidir. Ama bence en güzeli, benim şehrim İzmir'de daha güzeldir. Mutlaka arada işiniz olmasam da vapur gezisi yapın. Denizi Seyretmek lazım.