Translator

Thursday, July 24, 2014

İsrail'i Boykot ???

    İsrail'in Gazze'ye yaptıklarından dolayı Dünya'nın çeşitli yerlerinden tepkiler gelmektedir. Bunlar haklı tepkilerdir ki, tepkilerin gösterildiği yerlerdeki Yahudilere zarar vermemek kaydı ile.
   Bizim ülkemizde hemen akla gelen Yahudi mallarına (İsrail değil) bunlara boykot uygulamak.  Türkiye'de satın alınan her Yahudi malının İsraile yardım olduğu düşünülmesi. Bunda haklılık payı var diyelim. Peki bu ne kadar gerçekçi?
    Bu boykotu başlatanların bir kısmı hariç bugün bile yad ettikleri ve Türkiye'nin "önü açtı" denilen siyasetçilerin yaptıkları yanlışa hiç deyinmiyorlar. Serbest piyasa ekonomisi ile Türkiye'yi fütursuzca yabancı sermayeye açmak, bugün bile aynı politikayı güden siyasetçilerin "paranın dini imanı olmaz" demesi boykotu sıradan bir noktaya getiriyor. Çünkü sen yerli üretici ve girişimcin için en baştan önlem almazsan kendini Küresel sermaye karşısında ezdirirsen, kendi insanını üreticilik ve girişimcilik anlamında sınıf atlaması için yardımcı ve teşvik etmezsen bugün yapabileceğin sıradan bir boykot olur. Boykotu küçümsemiyorum. Ama bölgede ekonomik gücümüzü göstermek boykotla olmaz.
    Boykot edilen fastfood firmalarından yola çıkarak çok basit bir örnek vereyim. Fastfood firmaları Türkiye'ye geldiğinde çok sükse olmuştu. Bakın sandviçleri restoran ortamında yiyorsunuz, yok efendim yanında şu bu, çok uygun menülü fiyata. Dahası bakın gençlerimiz part-time iş buluyor hem okuyor hem çalışıyor deniyordu. Evet bu part-time iş olayı güzeldi. Sanayi sitelerinde çalışan gençlerde aynı zamanda meslek liselerinde okutulamaz mıydı? Ki bugün Türkiye çok farklı yerde olurdu. Bu da ayrı bir konu.
     Biz yine fastfood işine geri dönelim. Ben küçükken büfeciler vardı. Sandviç büfeleri. Yiyecek ve içecek dışında da herşeyi satarlardı. 10 metrekarelik büfenin içinde 4 kişi çalışırdı. Bu fastfood restoranları açılınca hepsi yok oldu gitti. Hatta İzmir'de görüntü kirliliği yapıyor diye de yok ettiler. Son bir kaç yıllardır canlandırılmaya çalışılsa da aynı tat ve mutluluk yok.
     İşte o zaman küresel fastfood restoranlarına karşı bu büfeci girşimcilere sınıf atlatılsaydı, bugün boykot işe yarayabilirdi. Ama toptan bağlı olunca havada kalıyor. Bu arada fastfood restoranlarının Türk  tedarikçilerini, onların Türk işletmecilerini ve ödedikleri vergiyi de unutmayalım ve unutmayın.
     Diğer taraftan ihracat yapanları, yapmak için New York hahamlarından koşer(helal) izni alanlar ki bunlar "paranın dinî imanı olmaz"diyenler onları saymıyorum.
      Boykot yapmak için bağımsız olmak lazım. Yaşanan bu gelişmeler karşısında Ekonomik bağımsızlığın değeri daha iyi anlaşılıyordur.
    

Tuesday, July 22, 2014

Bataklık

      Son haftalarda Ortadoğu'da yaşananlar yine iç karartıcı tablolarla dolu. Aslında iç karartıcı tablo hafif kalıyor. Tam bir katliam. İstediğini elde etme adına herşeyi yapmak. Irak işgali ile başlayan süreç Ortadoğu'yu tam bir çıkılmazın içine sürekledi. Tabi burada yaşayan insanlar için geçerli. Oradan Suriye'ye sıçrayan savaş ve çeşitli terör gruplarının ortada çıkışı ve yaşanan katliamlar. Son olarak İsrail'in ara ara ama bu sefer daha şiddetli olarak Gazze'ye saldırması. Tabiki İsrail'in savunması Hamas'ın roket fırlatması bazı ölümlerden Hamas'ı sorumlu tutuması.
      Ama İsrail gibi yüksek savunma ve saldırı teknolojisine sahip ülke daha farklı yani öldürmesiz istediğini elde edemez mi? Tartışılır bir durum. Ama bu kadar ölüye sebebiyet vermesi hele çocukların ölmesi asla kabul edilemez.
       Tabiki bu bataklık mutlaka birilerinin avcunu fena halde sevindiyor. Buradan direk ve dolaylı olarak çıkar sağlayan insan müsfetteleri de yok değil. Nasıl normale dönecek bu bataklık? Hiç bir fikrim yok. Ama kısa ve uzun vade mümkün görülmüyor, Ortadoğı'nun acısız kalması.Ve yeni Dünya düzeninin testleri çok acımasızca Ortadoğıu'da uygulanmaya devam ediyor

Diğer Yazılarım/My Other Articles

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...